yeni yazar, aramıza hoşgelmiş. bugün girdiği nazi almanyası ile ilgili bilgi entryleri çok dikkatimi çekti. zaten bu tarz tarihi şeyleri araştırmayı, izlemeyi, okumayı çok seviyorum. yazması hiç eksik olmasın bu yazarımızın :))
aynı benim gençliğime benziyor.
gel hele sana iki çift lafım var.
bak şimdi ben lise yılları boyunca dev-lis'li biriydim. sosyalist demokrasi partisi üyesiydim aynı zamanda. bu siyasi miyasi işlere çok kafa patlattım. öyle ki 17 yaşında saçım beyazladı. şimdi sana diyorum ki, boşver bu işleri.
ülkeye bakıyorsun. hangi sorunlar var diyorsun, geçim sorunu var, meclisteki tüm partiler birbirinden rezalet, temsil hakkı bulamıyorsun. terör sorunu var 40 yıldır durmadan boşuna insan ölüyor. ilk önce diyorsun ki, lan işçilere yardım edelim. maaşları artsın, işten atıldılarsa haklarını alsınlar, grev hakları olsun. sonra senin mantığınla yardım etmek istediğin adamlar sana saldırıyor. eylem senin anayasal hakkın, polis seni öldürmeye çalışıyor gaz fişekleriyle. ben bizzat kamu emekçileri için eylemde polisle çıkan arbedede gördüm bunu. adamlar yardımını istemiyor. onlara olmayan bir allah yetiyor amk. aynı şekilde diğer işçiler de böyle. ülkede binde bir bile değildir bu bilinçte olup da hakkını arayacak işçi. sen salak mısın olm itten beter yaşamak isteyen insana umut olmaya çalışacaksın, üstüne bir kamyon da terörist damgası yiyeceksin. siktir et.
yapacağın her eyleme saldırtılacak hükümet kontrası bir asker/polis takımı her zaman vardır. artık günümüzde torba yasalardan sonra polislerin maaşı arttırılıp da tanınan fazla yetkilerle hükümetin paralı korumaları olmuşken sen hiçbir eylemde kendini savunamazsın. sen iyisi olsun dersin, devletin işine gelmez, bu kontraları sana saldırtır, sen kendini savunursun ve terörist olursun. ne gerek var? bak zaten kriz çıkıyor. batarız bi ara. vatan o zaman verecek herkese ekmeği. yunanistan'da nasıl veriyor bak. allah verecek ya da. gökten sofra indirir bize de.
siyasi alternatif mi oluşturmak istiyorsun bir sosyalist olarak, geç onu. bu ülkede sosyalist bilince erişebilecek bir yapı yok. dinin tüm toplum yapısını bozup insanları aptallaştırdığı bir coğrafya burası. kurtarılamaz. militarist söylemlerle muhafazakar/milliyetçi ama aslında sadece işine geldiğini yapmaya dayalı bir ideolojiyle devam edecek buranın siyaseti. insanı böyle çünkü. mustafa kemal ülkeyi kurup başına geçmiş, partisi ilk düzgün seçimde bu dediğim ideolojiye kaybetmiş. ülkeyi kuran adam kaybettiyse senin bambaşka bir ideolojiyle ne şansın var ki?
terör konusuna gelecek olursak da en güzeli bu olacak hep. karşında yetmişler ve seksenlerde terörün kralını estirmiş bir terörist çetesini ocaklarca bulacak ve siyasi parti olarak %15'e yakın destek aldığını göreceksin. öte yandan bir de kürt milliyetçisi bir terör örgütü göreceksin. 40 yıldır var ve sonlandırılması adına hiçbir mantıklı girişimde bulunulmuyor. kürt milliyetçisi olan terör örgütünün son bulması için gerekli olanın savaştan ziyade siyasi çözüm olduğunu anlatacaksın. olur mu ama illa savaş diyecek ilki. 40 yıldır çok bitmiş ya amk örgütü savaşa savaşa, o yüzden dünyadaki en güçlü bir iki terör örgütünden biri. illa savaşılacak diyecekler. olum insan ölüyor diyeceksin, onlar ölmüyor, feda olsun diyecekler. sonra da ölenleri senden daha çok düşündüklerini iddia edip sana hain diyecekler. ne gerek var? illa ölüm istiyorsa bu coğrafya işte ölüyorlar. bi kaza kurşunu da bize gelirse sağlık olsun ne diyelim.
yani güzel kardeşim senin anlayacağın bir sikimi değiştiremezsin burada. dünyanın geri kalanı da bundan çok farklı değil zaten. sadece insanları insan. bizdeki gibi değil. o yüzden sal bırak, ben gece vakti dört pkk'lı tarafından öldürüleyazdığımda anladım ki sen ne işçiye ne ezilene yardımcı olabilirsin. yılmadan önce boşver o yüzden.
fikrim her an değişmeden yazıyorum; buluştuk bu minnoşla. yemek yiyip su içtik çünkü kendisi çayı sevmiyor djnxdjnxdjnx
i̇nş yemek hesabını bana kitlemez sjdnjdjx
0
+
-entiri.verilen_downvote
ne oldu da gittin şimdi?
1
+
-entiri.verilen_downvote
1. dünya savaşında rus cephesinde savaşan Hans Leip tarafından yazılan şarkıyı 1938'de Norbert Schultze bestelemiştir. 1939 yılında Lale Anderson'ın şarkıyı Marlene Dietrich 'in sesi ile kayıt etmesi ile ün kazanan şarkı bir dönem nazi propagandası olarak da kullanılmıştır. Çeşitli dillerde versiyonu bulunan şarkı savaşın durumu kimin lehine döndü ise ona göre şekillendirilmiştir. Buradan ne kadar etkili bir şarkı olduğunu dair bir fikir edinebiliriz .